Önceki yazımı okuduysanız GenKök' de staja başladığımı tahmin etmişsinizdir. Burada biyoinformatik alanında elde ettiğim bilgi ve tecrübelerimi sizinle paylaşacağım ve sizinde aklınızda en azından bu alana karşı bir fikir oluşmasına yardımcı olacağım. Bugün ise öncelikle staj ortamından, nasıl bir düzende çalıştığımızdan, ilk defa başlıyorsanız nereden başlanması gerektiğinden bahsedeceğim.
Staja başlayalı şuan tam olarak 1 hafta bitti. Diğer yazımı okumuşsanız eğer staj için olan heyecanımı biliyorsunuzdur. Büyük bir heyecanla staja gittim. Giderken aklımda bir çok soru işareti vardı. Sizden önce çalışan bir grup olması ve sahip oldukları tecrübe gözünüzü korkutuyor. Acaba ortam nasıl? Bilen bir grup arasında çok sıkıntı çeker miyim? Kendi grup arkadaşlarımla uyum sağlayabilir miyim? Bunlar ve bunlara benzer bir çok soru ile oraya gittim ve odaya girdiğimde çok büyük bir ekiple karşılaştım. Haziran Grubu olarak adlandırılan bizden önceki grup ve Temmuz Grubu olarak adlandırılan bizim grup çoktan kaynaşmaya başlamıştı bile. Bu ortamı görmek bir anda aklımdaki bir çok soru işaretini götürdü diyebilirim. Hafta çok hızlı bir şekilde başladı. Sunum tekniklerimizi geliştirebilmemiz için ertesi güne ilk sunum konularımız verildi ve ilk günden büyük bir hızla başladık. Bu hızla da hafta sonu geldi. Haziran Grubu' da bu bir haftalık süreçte elinden geldiğince yardımcı oldular ve sanırım bu konuda çok şanslıyız çünkü onlarda yakın zamanda öğrendikleri için nasıl öğrendiklerini hatırlıyorlar ve bize çok yardımcı oluyorlar. Bazen günlerin yetmediğini hissetmeye başladım diyebilirim. Aslında staj hakkında size daha çok şey anlatmak isterdim ama sizi bunlarla sıkmak istemem. Eğer stajın nasıl geçtiğini merak ediyorsanız ve bu süreci ayrıntılı bir şekilde yakından takip etmek istiyorsanız bu site tam size göre. Orayı takip ederek hem burada neler olduğunu günlük olarak takp edebilirsiniz hemde bunu kendiniz için uygulayabilirsiniz.
Biyoinformatik bilgim sadece lisans döneminde aldığım biyoinformatik derslerinden asla fazla değil. Ama aslında bu stajda şunu gördüm buradaki ve o derslerdeki biyoinformatik oldukça farklı. Biyoinformatik öğrenmek isteyenler fakat nereden başlayacaklarını bilemeyenler işte tam olarak dikkat etmeniz gereken nokta burası. Biyoinformatik öğrenmek istiyorsak programla öğrenmek şart. Tabi şuan bunun için geçerli olan oldukça önemli bir programlama dili var fakat Ahmet Raşit Hoca' nın söylediği gibi asıl önemli olan programlamanın mantığını öğrenmek çünkü mantığı öğrendikten sonra istediğiniz programlama dilini öğrenebilirsiniz. Programa dilleri sürekli değişiyor fakat mantığı her zaman aynı. Peki bu mantığı öğrenmek için ne yapmalıyız? Bunun için oldukça eğlenceli yollar var.
İlk olarak Light bot 2 adlı oyundan başlıyoruz. Bu oyunu oynamak üzerine düşünmek bize programlamanın mantığını öğretmeye başlayacak. Bu oyunu bitirdikten sonra ikinci oyunumuz Scratch. Aslında burada oyun oynamıyoruz daha çok oyunu oynuyoruz. İlk başlarda ne kadar sizi kızdırıyor olsa da bir süre sonra mantığı daha iyi çözmeye başlıyorsunuz ve çok yönlü görebiliyorsunuz. Tabi bu oyun üzerinde pratik yapmak için bir de ödevimiz var. Bu ödevde bir kaç oyun yapacağız. Evet ben ödevleri söylüyorum merak edenler bunlar üzerine kafa yorar çünkü bu iki işi yapanlar programlamaya başladığımızda eminim hiç zorlanmayacaklardır. Ödevimiz 3 oyun yapmak:
- Yukarıdan aşağı doğru düşen bir top olacak ve bu top düştüğünde aşağıda bir nesne ile onu yakalamaya çalışacağız. Eğer topu nesne ile yakalarsak oyun duracak eğer yakalayamazsak top yukarıdan rastgele bir noktadan tekrar düşecek. Aşağıdaki nesneyi sağ ve sol yön tuşları ile kontrol edeceğiz.
- Genellikle eğlence merkezlerinde bulunan masa hokeylerini görmüşsünüzdür. Yanlara çarptığında geldiği açıya göre yansıması gerek ve rakip oyuncunun nesnesinin arkasındaki duvara top çarptığında kazanana 1 puan vermeli ve oyunu 10 olan taraf kazanmalı. Hokey oyununu bilmeyenler için örnek;
- Son oyunumuz ise Dx-ball. Bu oyunu bilmeyenler buradan inceleyebilir. İşte son oyunumuzda bu. Gözünüzü korkutmasın göründüğü kadar zor değil. Bu oyun içinde 3 canımız olacak ve 3 can bittiğinde oyunda bitecek. Bunun yanında kareleri vurduğunuzda düşen kutuların düşmesini istemiyorum.
Eğer bu 3 oyunu da yapmayı başardıysanız oldukça iyi gidiyorsunuz ve artık programlamaya başlayabilirsiniz demektir. Biyoinformatikde en çok kullanılan programla dili python. Bu programlama dili oldukça basit bir programlama dili ve öğrenmesi kolay bir dil tabi gerekli çalışmayı gösterdikten sonra. Bu programlama dili için oldukça az sayıda Türkçe kaynak var ve bunlardan biride istihza.com. Bu site eminim oldukça işinize yarayacaktır. Python şuan iki sürümü olan bir programlama dili ben aksi bir durum olmadıkça size 2.7.4 numaralı sürüm üzerinden anlatım yapacağım. Sizde evinizde oturduğunuz yerde bu programlama diline verdiğim Türkçe kaynakla çalışabilirsiniz. Python için ikinci ve çok önemli bir kaynak ise codecademy.com. İnternet üzerinde alıştırmaları yapabilir ve ne kadar anladığınız öğrenebilirsiniz. Benim tavsiyem bu iki kaynaktan ikisine de çalışın. Çünkü birinde bulamadığınız bilgi birinde olacaktır. İngilizce ile aranız eğer kötü ise bunun üzerine gitmeniz gerek. Codecademy bu konuda başlarda biraz zor olabilir fakat bir süre sonra alışacağınızdan eminim.
Üretmek ve paylaşmak dileğiyle
Sevgilerle
Osman Türkyılmaz
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder